Emeklilik fonları 2017’de enflasyonu yendi

Emeklilik fonları 2017’de enflasyonu yendi

Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) katılımcısı, 2017’de, yüzde 15 getiri elde etti. Geçen yıl yüzde 11,92’lik enflasyon ile mukayese edildiğinde ise emeklilik fonları, enflasyonu geride bırakarak, tasarruf sahiplerine yüzde 3 reel getiri sağladı. Geçen yıl, BES yatırımcılarına en fazla kazandıran ilk 5 fon ise; hisse senedi, endeks hisse, uluslararası karma-esnek, altın ve kamu dış borçlanma fonları oldu. Özellikle hisse senetleri başta olmak üzere riskli varlık sınıflarına yatırım yapan fonları tercih eden yatırımcılar yüzde 50’lere varan getiriler elde etti.

İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, 2017’de, yatırımcıların en fazla tercih ettiği fon türünün 17,2 milyar TL ile değişken fonlar olduğunu, kamu iç borçlanma araçları fonlarının 14,1 milyar TL’lik büyüklük ile ikinci sırayı izlediğini belirterek, likit ve kamu dış borçlanma araçları fonları da geçen yıl yatırımcıların rağbet gösterdiği fon türleri olduğunu söyledi.

YÜKSEK FAİZİN ETKİSİ

Faizlerdeki yükselişin emeklilik fonlarına etkisine de değinen Eraslan, sabit getirili menkul kıymetlere yatırım yapan fonların kısa vadede faiz yükselişinden olumsuz etkilendiğini ifade ederek, “Ancak orta-uzun vadeye bakıldığında ise bu kıymetlerin faizleri yükseldiği için iç verimleri de yükselmekte ve bu kıymetlere yatırım yapan fonların getirileri olumlu etkilenmektedir. Yatırımcıların fon tercihlerine baktığımızda, enflasyonun ve faizlerin yükseldiği süreçte kamu iç borçlanma fonlarına olan ilginin azaldığını, yabancı para cinsi kıymetlere yatırım yapan fonlara ilginin arttığı görülmektedir” dedi.
Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, BES’te, 2017’de görülen başarılı performansta katılımcıların fon dağılım tercihlerinin belirleyici olduğunu belirterek, “Doğru stratejik portföylerin oluşturulması, fon değişikliklerinin zamanlamasının önemi bir kez daha ortaya çıktı. Katılımcıların kısa vadeli dalgalanmalara tolerans göstererek uzun vadeye odaklanmaları emeklilik hedeflerinin gerçekleşmesinde en önemli etken olacaktır” dedi.

EURO’DA YÜZDE 22 GETİRİ

Geçen yıl enflasyon ve faizlerdeki yükselişin özellikle tahvil bono fonlarının getirilerinde belirleyici olduğunu, ancak faizlerin uzun vadede tahvil bono fonu yatırımcılarına olumlu şekilde yansıyacağını kaydeden Ersarı, “Ağırlıklı olarak döviz cinsi yatırım yapan emeklilik fonlarının getirilerini yabancı menkul kıymetler ve döviz kurlarının TL karşısındaki değer değişimi belirlemekte. 2017’de TL’ye karşı dolar yüzde 7 getiri sağlarken, Euro yüzde 22 getiri sağladı. BES katılımcıları bu fonlarda ortalama yüzde 18 getiri elde etti” dedi.

Ersarı, yatırım ve emeklilik fonlarının finansal piyasaların derinleşmesini sağlayan önemli faktörler olduğunu da vurgulayarak, “Genellikle orta ve uzun vadeli yatırımların yönlendirildiği bu enstrümanlar, piyasaların istikrarına önemli katkılarda bulunduğu gibi kamu ve özel sektöre ciddi kaynak sağlayarak, ekonomik gelişmeye de destek oluyor” dedi.

29 MİLYAR TL’Sİ KAMU BORÇLANMA ARAÇLARINDA

İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, BES’in hem kamuyu, reel sektörü ve finansal sektörü desteklediğini belirterek, şunları söyledi: “Kasım 2017 itibarıyla emeklilik fonlarında biriken fonların 29 milyar TL’si kamu borçlanma araçlarına, 11,4 milyar TL’si mevduata, 9,4 milyar TL’si özel sektör borçlanma araçlarına, 9,2 milyar TL’si yabancı menkul kıymetlere, 9 milyar TL’si ise Türk hisse senetlerine yatırıldı. Kamu iç borçlanma stokunun yüzde 2’si, hisse senedi stokunun yüzde 8’i ve özel sektör borçlanma stokunun yüzde 15’i emeklilik fonlarındadır. 2017’de kurulmaya başlanan gayrimenkul ve girişim sermayesi yatırım fonlarının en büyük yatırımcıları emeklilik fonlarıdır. Emeklilik fonları bahsettiğimiz bu farklı kanallar yolu ile ekonominin büyümesi için gerekli kaynakları sağlamakta ve istikrarlı ve sürdürülebilir büyüme için gerekli yapı taşlarını oluşturmaktadır.”

HİSSE SENEDİ FONU YÜZDE 50 GETİRİ SAĞLADI

Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, BES katılımcılarının en çok tercih ettiği fon türü olan değişken fonların 2017’de yüzde 16 getiri sağladığını belirterek, şunları söyledi: “Katılımcı fon tercihlerinde ikinci sırada yer alan kamu iç borçlanma fonları 2017’de yükselen faizler etkisiyle yüzde 8 getiri sağladı. Geçtiğimiz yılın en yüksek getiriyi yüzde 50 getiri ile hisse fonları sağladı. Emeklilik sisteminde katılımcıların doğrudan hisse senedi fonu yatırımları yüzde 6,5 düzeyinde kalırken, esnek fonlar aracılığı ile yapılan hisse senedi yatırımları da değerlendirildiğinde; BES’teki hisse senedi yatırımları yüzde 12 oldu. Hisse senedi fonlarının ardından geçen yılın en yüksek getiri sağlayan fonları döviz cinsi enstrümanlara yatırım yapan fonlar ve altın fonları oldu. Katılımcılar birikimleri içinde bu fonlara toplam yüzde 15 ağırlık verdi.”

KATILIMCI, EMEKLİLİK PAKETİNİ BİLE BİLMİYOR

Deniz Portföy Genel Müdürü Fatih Arabacıoğlu, Hazine’nin, katılımcıların, fon tercih ve dağılım değişikliği haklarını portföy yönetim şirketleri-ne devredebilmelerine izin verdiğini belirterek, şunları söyledi: “Katılımcılar, yatırım yaptıkları emeklilik paketlerinin fakında bile değil. Çoğu paket, sanki ertesi gün emekli olunacak gibi bir yapıda düzenlenmiş ve emeklilik fonu özelliği taşımıyor. 20-30 yıl sürecek bir periyod için düzenlenen bu emeklilik paketlerinde ağırlıklı olarak likit fonlar, risksiz olduğu düşünülerek sabit getirili fonlara yatırım yapıldığını görüyoruz. Katılımcıların bu yapıları istedikleri zaman, yılda 6 defa değiştirme hakları varken, bu haklarını sadece yüzde 5’i ve sadece yılda bir defa kullanıyor. Geride kalan yüzde 95’lik yatırımcı olayı farkında bile değil ya da önemsemiyor. Sonuçta yıl içerisindeki fon geçişlerinden faydalanılamadığı için performanslar fon yönetimlerinden değil yatırımcıların fon tercihlerine gereken önemi vermemesinden dolayı istenen noktada olamıyor. Bu hakkın şirketlere devredilmesi katılımcıların getirilerinin maksimizasyonu açısından çok ciddi avantaj sağlayacaktır.”

YENİ DÖNEM BAŞLADI

2018 ile birlikte emeklilik fonlarının yönetiminde yeni dönem başladı. Şubat ayından itibaren BES fonlarının yüzde 40’ından fazlası, aynı portföy yönetim şirketi tarafından yönetilemeyecek. Portföy yönetim şirketlerinin yeni uygulama hakkında görüşleri şöyle:
Tevfik Eraslan: İlk aşamada gerek emeklilik şirketleri gerekse portföy yönetim şirketleri açısından iş yükünün artmasını bekliyoruz. Ancak artan rekabet nedeniyle bu durumun dışarıya yansıması olmayacaktır.
Mehmet Ali Ersarı: Bir emeklilik şirketinin halihazırda çalıştığı portföy yönetim şirketi, geçmiş dönemde yönettiği fonların yüzde 40’ından fazlasında yüksek performans göstermiş olsa bile yeni düzenlemede bu fonları devredecek. Bu uygulama ile Türkiye’de 80 milyar TL’ye dayanan emeklilik fonlarının yüzde 60’ı olan yaklaşık 48 milyar TL büyüklüğünde emeklilik fonunun yönetimi el değiştirecek.
Fatih Arabacıoğlu: İyi giden bir sistemde, yeni uygulamanın getiriler anlamında çok temel değişiklere neden olacağını düşünmüyorum: Faydaları olabileceği gibi öte yandan da yeni sistem ciddi sakıncalar da barındırıyor. (Hürriyet)

YORUMLAR YAZ
  • flamenco726 yıl önce
  • Hisseye giden fon 30 milyarı geçtiğinde geri sayıma başlayın:):)