‘Önemli değişiklikler olacak’

MAPFRE GENEL GRUBU CEO’su Serdar Gül,”Büyük ihtimalle üretimde  bu yılı 7’inci veya 8’inci bitiririz. Zaten kafamızdaki rakam 9.’culuktu. Bu sadece bizim başarımızdan değil bazı şirketlerin büyüme sıkıntısından kaynaklanıyor. Ancak karlılıkta sene sonunda ilk 4 içerisinde oluruz” dedi. Gül, sektörün önünün açılacağını öngörerek, “Herkes gerçek sigortacılığa dönecek. Sigortacılık bir ticari faaliyettir. İçinde kar olması lazım. Öyle veya böyle bu öğrenildi artık” şeklinde konuştu.

MAPFRE GENEL GRUBU CEO’su Serdar Gül, sektöre ve MAPFRE’nin hedeflerine yönelik DÜNYA’ya açıklamalarda bulundu.  MAPFRE’nin son 10 yılda çok başarılı politikalar izleyen bir grup olduğuna dikkat çeken Serdar Gül, “MAPFRE’nin şu andaki başarısı ülke çeşitliliğinden kaynaklanıyor. İspanya’nın en büyük sigorta grubu. İspanya, bildiğiniz gibi ülke olarak 4 senedir kendi krizleriyle uğraşıyor. İspanya’da sigorta sektörü küçülüyor. MAPFRE ise, Kuzey Amerika’da, Brezilya’da ve Türkiye’de çok başarılı. Dolayısıyla MAPFRE’nin toplam başarısı ülke çeşitliliğinden kaynaklanıyor. MAPFRE yatırım fırsatları olan ülkelere de yatırım yapacak büyüklükte. MAPFRE GENEL olarak bu yılı %30-35 aralığında bir büyüme ile kapatırız.  Bu da sektör büyümesinin 2 katı büyüme demektir.  Ancak bizim için daha önemlisi büyüme ile birlikte karlılığınızı arttırmaktır ki burada da çok başarılıyız.  Üretim sıralamasında yılı 7. Veya 8. Sırada bitiririz.  Karlılıkta ilk hedefimiz ilk 4 içinde yer almak ve bunu başaracağımızdan eminiz” diye konuştu.

Kısa sürede ciddi değişimler yaşayacağız
Sektörde kısa sürede ciddi değişimler öngören Serdar Gül sözlerini şöyle sürdürdü: “Son 3 yıldır sürekli zarar eden ve yine sürekli üst yönetici değiştiren bir sektörde değişim  kaçınılmazdır. Nelerin değişime uğrayacağına değinirsek, önceliği sigortacılık disiplinine vermemiz gerekir.  Bence şu anda herkes sigortacılığın ticari bir faaliyet olduğunun ve içinde kar gibi çok önemli bir unsurun da bulunduğunun bilincinde ve bu yönde adımlar atılıyor bile.Özellikle Eylül ayında, zarar edilen özellikle oto branşlarında fiyat disiplini yaşandığı, yangın-mühendislik branşlarında riske göre fiyat ve koşullar getirilmeye başlandığını gözlemliyoruz. Benzeri değişimler, sigorta şirketleri ile satış kanalları arasındaki ilişkilere de yansıyacaktır. Değişimin önemli bir kaynağı da reasürörler olacaktır. 1 Ocak 2013 de bunun yansımaları n et olarak görülür.  Yıllardır Türk sigorta sektöründen kar etmeyen ve büyük bir deprem riski taşıyan reasürörler, 2012 yılında yaşanan şaşırtıcı sayıda ve boyutta hasarlarla iyice sarsıldılar bence.” 

Deprem tarifeleri değişmez
Deprem tarifelerinin değişikliği konusunda bir çalışmadan söz edildiğini ve bu konudaki düşüncerini sorduğumuz Gül, böyle bir değişikliği mümkün görmediğini ifade ederk: “Düşünülen değişikliğin Türk sigorta sektörüne, aracılara ve sigortalılara en ufak bir faydasını göremiyorum.  Üstelik zamanlama yanlış çünkü bizler Kasım ayı başında reasürans anlaşmalarımız için çalışmalarımızı başlatıyoruz. O zamana kadar sağlıklı bir araştırma ve inceleme ortamı sağlanması imkansız.  Yine de özellikle vurgulamak istiyorum, böyle bir değişiklik sadece reasürörlere yarayacaktır, yükseltecekleri maliyetleri sonuçta bizler ve sigortalılarımız karşılayacak” şeklinde konuştu.

İyi acentenin önü açık
Acentelere yönelik düşüncelerini aldığımız Gül, acentelerin son zamanlarda yaşanan kaos ortamından ve kavram kargaşalarından olumsuz etkilendiğini öngörerek:  “Aralarına katıldığım her ortamda farklı farklı konulardan şikayet ediyorlar. Birisi komisyondan, birisi bankadan, birisi fiyattan şikayet ediyor. Acenteler şunu unutmamalı. Onlar sigortacı. İşini doğru yapan sigorta şirketleri ve acentelerin,  ne sıkıntı gelirse gelsin önü ve yolu her zaman açık. Bu ülkede iyi acente ve sigorta şirketinin önü hep açıktır. Diğer sıkıntılardan korkmasınlar onlar zaten çözülür gider” şeklinde konuştu.

2015’de bambaşka MARPFRE
Son olarak şirketin hedeflerine değinen Gül, 2013-2015 döneminin şirket tarihinin en önemli dönemi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Biz arkadaşlarımla birlikte bu dönemde şirketi başka bir platforma taşımak istiyoruz. Bizim hayalimiz 2015 sonuna gelindiğinde bambaşka bir şirket yaratmak. Çok çalışıyoruz. Dönüşümün, özellikle IT’nin altyapısını kurmak üzereyiz. Farklı organizasyonlarımız var ve bunların tamamını bitirip 2015’de meyvesini görmek istiyoruz.” 

Hayat, sağlık ve oto iştah kabartır
Sohbette Türkiye’nin hayat ve emeklilikteki potansiyelinin son yıllarda göz kamaştırdığını ifade eden Serdar Gül, “Bir rüzgar olur herkes o rüzgarın peşinden koşar. Türkiye’nin hayat ve emeklilik rüzgarı kesinlikle var. Türkiye’ye doğru çok da iştah var. Bana göre  sağlıkta da kıpırdanma var ve daha da olacaktır. Şu anda bunlar cazibe açısından en önemli iki  branş . Ama bir lokal sigortacı olarak sorarsanız iştah kabartması gerekenleri hayat, sağlık ve oto olarak sıralarım. Her ne kadar otoda çok haşin bir zarar olmasına rağmen, böyle devam etmeyeceği kesin” diye konuştu. Gül şirket olarak emeklilik sektörüne yönelik ilgilerini ise Gül, “MAPFRE olarak emeklilik işini izliyoruz. İyi bir fırsat, iyi bir ortam olduğu zaman emekliliğe girilebilir ama şu anda ben o fırsatı göremiyorum” şeklinde cevapladı.

TSREŞB yeni yönetiminden beklentileri
TSREŞB’nin yeni oluşumundan neler beklediğine yönelik görüşlerini sorduğumuz Serdar Gül, öncelikle yeni yönetimin şirketlere çok daha yakın olması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: “Bence bizlerle hızlıca bir araya gelip, sektörün öncelikle çözülmesi gereken sorunlarını belirleyip,çözüm için gerekli metodoloji ve iş planlarını sektöre sunup, bu planlara tüm sektörün uyup sahip çıkmasını sağlamalılar.Bizim açımızdan önceliklere gelirsek; trafik sigortalarında her şirketin kendi müşterisine hizmet vermesini sağlamak. Bu bizler için trafik sigortasından başka bir ürün almayan milyonlarca tüketiciye kendimizi tanıtıp yeni ürün satmak, sigortalılara da kaskodaki hizmet kalitesini sunmak gibi bir fırsat yaratacaktır, ki bu bir devrimdir bence. Bu sistem kurulunca, trafik sigortası kural ve tarifelerinde, sektör tam serbestiye hazır olacaktır. Yeni acenteler yönetmeliğinin oluşturulması da bizler için çok ivedi. Diğeri de, mevcut bilanço sistemindeki en önemli kalemlerden olan rezervlerin elden geçirilmesi gerekliliğidir.” 

MAPFRE yetkilileri her seferinde şaşırıyorlar
İspanyol devi MAPFRE’nin 2007 de Türkiye’ye gelmesi sonrasında gelinen durumu değerlendirmesini istediğimiz Serdar Gül, MAPFRE’nin Türkiye’ye çok olumlu baktığını belirterek şunları söyledi: “MAPFRE’nin bakış açısı sadece sigortacılık olarak değil. Türkiye’nin makro ekonomik durumuna, sosyal olgulara bakıyor ve buraya gelen bütün MAPFRE yetkilileri ne kadar canlı bir ülke diye her seferinde şaşırıyorlar. Ülkemizin makro ekonomik verileri Avrupa’daki pek çok ülkeden daha başarılı.”
 

Genel Servis’i satın aldık
MAPFRE Genel Sigorta Genel Müdürü Serdar Gül, şirket olarak dönüşümden geçtiklerini ve bu dönemin önemli adımlarından biri olarak da Genel Servis’in çoğunluk hisselerini satın almalarını söyledi.  6 tane tamirhane, 145  çalışanla yılda ortalama 12 bin aracın tamirini gerçekleştiren Genel Servis’e hızla yatırım yapacaklarını belirten Gül;”MAPFRE oto branşında uzman bir şirket. Bu konuda İspanya ‘da ve yatırımı olduğu tüm ülkelerde farklı uygulamaları var. Söz konusu satın almayla birlikte Genel Servis’i uluslar arası lisanslı bir tamirhane zinciri haline getirmeyi planlıyoruz. Buralarda onarılan araçlar uluslararası düzeyde  tanınan  yüksek hizmet kalitesi standartlarına tabi olacaklardır.   Şirketin ismini değiştirmeden ilk hedefimiz bölge müdürlüklerimizin olduğu yerlerde “Genel Servis” adı altında tamirhaneler açmak” dedi. 

Dünya CEO’su haftaya Türkiye’ye geliyor
MAPFRE’nin her zaman istikrarlı büyümeyi tercih ettiğini söyleyen Serdar Gül, “Agresif büyüme gibi bir politikamız hiçbir zaman olmadı. Mart ayında yeni bir yönetim kurulu başkanımız seçildi. Önümüzdeki hafta Türkiye’yi  ziyarete geliyor. Gül, MAPFRE Türkiye’nin performansının dikkat çekici olması nedeniyle Genel Merkez’in ‘Türkiye’ye çevre ülkelere bir yatırım olması halinde MAPRFE GENEL bir yönetim modeli olabilir’ şeklinde bir düşüncesi olduğunu sözlerine ekledi.

Hazine doğru işler yapıyor
Hazine’nin çıkardığı düzenlemelerin doğru olduğunu belirten Serdar Gül, “Ancak, 2007’ye kadar belki  Hazine ile ilgili işlemlerimiz bir birimse bu birimi parasal da koyabilirsiniz, enerji olarak da  koyabilirsiniz şimdi 100 birim olmuştur herhalde, ciddi olarak IT gücümüzün önemli bir kısmını Hazine’nin istediği değişiklik veya raporlara harcıyorsunuz. Bazı değişikler de geriye dönük yapılıyor, o da ayrı bir zorluk. Hazine dediğiniz devlette bu sektörden sorumlu bir kurum. Sorunlu bir sektör olmasını beklemek yerine biraz sıkıntı çeken ama geleceğe hazır bir sektör istemeleri son derece normal. Ben hatta biraz daha proaktif ve sert olmasında fayda olur diye düşünüyorum” dedi.
Yakup Sayar/Dünya