Ramazan Ülger Sigorta Gündem’e konuştu

SIGORTAGUNDEM.COM/ ÖZEL

Türkiye Sigorta Birliği Başkanlığı için seçimler cuma günü yapılacak.  62’si aktif toplam 68 üyesi bulunan Türkiye Sigorta Birliği’nin yeni başkanı 11 Nisan 2014 tarihinde gerçekleştirilecek Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda belirlenecek. Sigorta sektörünün deneyimli genel müdürlerinden, Groupama Genel Müdürü Ramazan Ülger başkanlığa adaylığını açıklayan ilk yönetici olmuştu. Daha sonra ise Allianz Türkiye CEO’su Solmaz Altın da başkanlığı aday olduğunu açıkladı. Görünen o ki Cuma günü yapılacak seçimlerde iki aday yarışacak. TSB’ye kimin başkan olacağını seçimde oy kullanacak 62 şirketin genel müdürleri belirleyecek.

Biz de Sigortagundem.com olarak seçime girecek iki adaydan biri olan Ramazan Ülger’e ‘neden aday olduğunu, seçimleri kazanması halinde sektör için neler yapacağını ve nelere öncelik vereceğini?’ sorduk. Ramazan Ülger, sigorta sektörünün yakından tanıdığı bir isim; 2009 yılında Groupama Sigorta ve Groupama Emeklilik’te Acenteler, Bölgeler ve Tarım Satış’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak göreve başladığı şirkette 2012 yılından buyana Genel Müdür olarak görev yapıyor. Ülger, bu görevinin yanı sıra TARSİM Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Türkiye Sigorta Birliği Denetim Kurulu Başkanı görevine de devam ediyor…

“EN ÖNEMLİ SORUN İLETİŞİM”

Sigorta sektöründe en önemli sorunun ‘iletişim sorunu’ olduğunu söyleyen Ülger, sektörde faaliyet gösteren şirketlerin kendi iç dünyasına bakıldığında hepsinin farklı sorunları olduğunu belirtiyor. “Sektördeki şirketlerin karlılık sorunları var, mali sorunları var, rekabet sorunları var” diyen Raman Ülger bu konuda şöyle konuşuyor: “Genele bakıldığında sektörün içerisinde bir iletişim sorunu olduğu görülüyor. Bu sorunu çözmek de bana göre sektörün çatı örgütü olan Türkiye Sigorta Birliği’ne düşüyor”

Bunun için Cuma günü yapılacak seçimlerde TSB Başkanlığı’na aday olduğunu belirten Ülger, aday olmak için iki temel şeye ihtiyaç olduğu görüşünde. Biri özgür irade, ikincisi de sermayedarın izin vermesi. Başkanlığa aday olmak için sermayedardan izin aldığını belirten Ülger, “Ben çalışmak için gönüllü olarak zaman ayırmaya hazırım. Bunun için genel müdür yardımcılarımdan bile izin aldım” diyor. 

Groupama Sigorta Genel Müdürü Ramazan Ülger, “İletişim sorununu nasıl gidereceksiniz?” sorusuna ise, “Sürekli bir arada olarak çözeceğiz” yanıtını veriyor. Sürekli bir arada derken 63 şirketin temsilcilerini bir araya getirip sürekli sorunları konuşmaktan bahsetmediğini söyleyen Ülger, “Bu tür büyük katılımlı toplantılar çok verimli olmuyor. Küçük gruplar halinde, yani 8-10 kişilik gruplar halinde sürekli bir araya gelmeyi planlıyorum. Öğlen yemekleri olur, akşam yemekleri olur, başka toplantılar olur ama gruplar halinde ve yüksek katılımlı toplantılar yapmak istiyoruz. Bunu da birlik çatısı altında yapmayı planlıyoruz. Belli aralıklarla bir araya gelip herkesin gündeminde ne var, onları konuşmayı ve çözüm önerileri almayı planlıyoruz. Böyle toplantılar yaparsak ana sorunlar yani bir an önce çözülmesi gereken sorunlar gündeme gelir. Tartışılır, farklı fikirler ve çözüm önerileri ortaya çıkar” diye konuşuyor.

Bu tür sorunlu konuları satır başlarına koyup masaya yatırdığımız zaman, sektörde faaliyet gösteren şirketlerin yöneticilerinin de bu sorunları kabul edip, ‘bunlar bizim ortak sorunlarımız, çözümünü de ortak bulmalıyız’ diyeceklerine inandığını vurgulayan Ülger şöyle diyor: “Bu iletişim sorununu böyle çözeceğiz. Bundan daha hızlı yönetim modeli ne var ben bilmiyorum. Sorunları çözmenin en hızlı yöntemi bir araya gelmek ve sorunları konuşmaktır. İnsanlarla yüz yüze gelirseniz, sorunları daha iyi analiz eder ve çözüm önerileri de geliştirirsiniz.” 

SEKTÖRÜN SORUNLARI NELER?

Sigorta sektörünün çok farklı sorunları olduğunu vurgulayan Ramazan Ülger, “Birincisi şirketlerin ayrı ayrı ve çok farklı sorunları var. Bir de sektör olarak ortak sorunlarımız var. Ortak sorularımız hemen hemen herkesin gündeminde olan sorunlar. Bir de şirketlerin kendilerine özgü sorunları var. İlişki içerisinde olduğumuz iş ortaklarımızla birlikte yaşadığımız sorunlarımız var. Yani şirketlerin faaliyet gösterdiği alanlara göre ayrıca sorunları var. Bunları da Birlik olarak çözmeliyiz. Biz bunların dışında kalamayız” diyor. .

ŞU ANDA SEKTÖRÜN EN ÖNEMLİ SORUNU NEDİR?

Groupama Genel Müdürü Ülger’e göre sektörün en önemli problemi karsızlık sorunu. Son yıllarda bu karsızlık sorununu bir tek önemli olaya indirgeyecek duruma geldiklerini ifade eden Ülger, “O da trafikteki bedeni hasarlardan kaynaklanıyor” diyor. Trafikteki bedeni sorunlar normale dönerse, yani bunun için gerekli düzenlemeler yapılabilirse sektörün karsızlık sorununun çözüleceğini savunan Ülger şunları söylüyor: “Karsızlık sorunu da büyük ölçüde ortadan kalkar. Elbette rekabetin olduğu yerde karsızlık olur ama bunun nedeni, tarifeyle ilgili olur, stratejiyle ilgili olur. Ama diğerinin nedeni, yasal boşluklar. Bizim sektör olarak bir an önce bunu halletmemiz lazım. Bedeni hasarlarla ilgili uygulamalar bizim maliyetimizi artırıyor. Tüketicinin maliyetini artıyor. Mağdura da bir faydası olmuyor. Sadece aradaki aracılar kazanıyor. Onun için bizim bir an önce bu sorunu halletmemiz lazım. Daha acı olanı, hem şirketler hem de tüketiciler mutsuz. Aradakiler mutlu. Böyle bir şey olur mu? Tüketici primi arttığı için mutsuz, sigorta şirketi zararları arttığı için mutsuz. Ama aracılar para kazandığı için mutlu. Bunun yolu bir düzenleme yapmaktan geçiyor. Yasal düzenlemeyi yaparsak sorun büyük ölçüde giderilir. Bu konuda Birliğin bir çalışması var. Hatta Hazine ile mutabakat sağlanmış bir çalışma var. Ama bu sorunun giderilmesi için yasal düzenleme şart.”

PEKİ, SEKTÖRÜN HAKSIZ REKABET SORUNU YOK MU? 

Serbest rekabetin olduğu yerde tarifelerin kontrol edilmesinin mümkün olmadığını belirten Ülger, “Bunu her zaman yaşayacağız. Benim, fiyatını 100 lira olarak belirlediğim bir ürünü birisi gelir ve ‘Ben 50 liraya satıyorum’ derse buna kimse bir şey diyemez. O fiyata mal ediyorsa iyi ama yüksek fiyata mal edip düşük fiyata satıyorsa bedelini o öder. Elbette ki bunun yansımaları tüm sektöre olur ama bunu engelleyemeyiz. Bu şirketlerin bilinçli olarak yapacağı rekabet” diyor.

Bu kadar çok şirketin faaliyet gösterdiği pazarda bu tür rekabetlerin çok doğal olduğunu söyleyen Ramazan Ülger, “Bunu önleme şansımız yok. Şeffaf rekabet varsa sorun yok. Ancak rekabet bir başkasını yok etmeye yönelik olmamalı. Ama biraz önce söylediğim bedeni hasarlar sorunu, yasal düzenlemelerden kaynaklanan maliyetler” diye konuşuyor.

Bunun dışında sektörün suistimal sorunu olduğunu da söyleyen Ülger, “Bu sorunun maliyeti tespit bile edilemiyor. Boyutu ne kadar onu da bilmiyoruz. Bu sorunu oto tarafından artık kontrol altına almaya başladık. Sigorta Bilgi Merkezi araçlığı ile buradaki kaçağın en aza indirileceğini düşünüyorum” diyor.

BES DE ÖNEMLİ

 “BES şirketlerin zarar konusu da bizim önemli sorunlarımızdan bir tanesi” diyen Ülger sözlerine şöyle devam ediyor: “BES şirketlerinden karlığın ilk aşamada 6-7 yılda başabaş noktasına gelmesi bekleniyordu. 10 yıl geride kaldı, bu faaliyet alanından kar eden şirket yok. Bunu da irdelerken BES şirketlerini bilanço karından çok, BES faaliyetlerinden dolayı doğan kara ya da zarara bakmak lazım. Çünkü bazı BES şirketleri hayat sigortacılığından kar ediyor. Ama BES faaliyetlerinden kar eden şirket yok gibi. Bu tablo sürdürülebilir bir şey değil. Bunun bir an önce ele alınması lazım.”

Bu alanda karlılık nasıl sağlanacak? Ülger’e göre bunun ‘iki yolu’ var: “Birincisi kesintiler. BES katılımcısından alınan kesintiler yasa ile düzenlendiği için bunları artırma şansımız yok. Peki, o zaman ne yapacağız? Giderleri kısacağız. Öncelikli olarak ilk yıl maliyetleri yani katılımcıyı sisteme dahil etme maliyetleri var. Bunları düşürmemiz lazım. Bir de sisteme girenlerin yüzde 35’i ilk üç yıl içinde sistemden çıkıyor. Yani şirketlerin en yüksek maliyetlere katlandığı ilk üç yıldan sonra katılımcıları sistemde tutamıyoruz. Geri kalanlardan da bu maliyetleri çıkarmamız mümkün değil. Bu önemli bir konu” diyor.

Bütün bunlara ek olarak sigorta bilincinin ve sigortaya algının artırılması gerektiğini de belirten Ramazan Ülger, “Sigorta ürünlerinin ihtiyaç haline dönüştürülmesi gerekiyor. Hala Türkiye’de sigorta ürünleri alınan değil satılan bir ürün. Bu algının değişmesi için sigorta şirketlerinin yanı sıra Türkiye Sigorta Birliği’nin de çalışmalarını artırması lazım. Sürekli Birliğin gündeminde olması lazım… Bu ürünlerin ihtiyaç olduğunu anlatmamız ve insanların buna inanması lazım” diyor. Sigorta sektörünün her yıl reel olarak büyümesine karşın hala sigortalanma oranının düşük olduğuna dikkat çeken Ülger, “Her yıl sektörün büyüme oranları oldukça iyi ama hala penetrasyonu düşük. Milli gelire oranına baktığımız da çok hızlı artmıyor. Bunu da artırmamız lazım” diye konuşuyor. 

 30 YILLIK SİGORTACI

Ramazan Ülger Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’ndeki lisans eğitiminden sonra kariyerine Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği’nde başladı ve Merkez Birliği’nde Fon Yönetim Müdürlüğü yaptı. Yüksek lisansını Ankara Gazi Üniversitesi’nde tamamlayan Ramazan Ülger 2000-2004 yılları arasında Güven Sigorta ve Güven Hayat’ta Genel Müdür Yardımcısı, 2004-2008 yılları arasında Güven Hayat’ta Genel Müdür ve 2008- 2009 yılları arasında Güven Sigorta ve Güven Hayat’ta Genel Müdür olarak çalıştı. Ramazan Ülger, Tarım Sigortaları Kanunu hazırlıkları sürecinde Tarım Bakanlığı nezdinde çalışmalarda bulunmuş ve Tarım Sigortaları Vakfı Yönetim Kurulu üyeliği yapmıştır.